Yunanistan'dan döndükten sonra içimdeki süper enerjiyi daha başka türlü üzerimde nasıl muhafaza edebilirdim bilmiyorum. 10-11 Eylül tarihlerinde kesinlikle çok dolu ve eğlenceli bir haftasonu geçirdim!! Öncelikle cuma akşamı işten Taksim'e fırladım. Cansu ve Gözde ile üniversite zamanlarındaki uğrak yerimiz Monami'ye gidip akşam yemeği yedik. Tavuklu fettucini söyledim, tadı süper değildi ama olsun :)
Sonrasında da Irish pub'a geçtik. 1-2 saat hep beraber oturduktan sonra Cansu kalktı, Gözde'nin arkadaşı geldi. Çok güzel canlı müzik yapan bir grup vardı. Zamanla grubun sahne aldığı yere biraz daha yaklaştık :) Ben bas gitaristi beğendim, Gözde de solisti :) Genelde bilindik eski parçaları çalıyorlardı.Gece 2 gibi eve döndüm ve Taksim eğlencesini burada noktalamış oldum. Ertesi gün yine herhangi bir cumartesi günü olduğu gibi Almanca kursuma gittim, sonrasında da Pınar,Gözde,Gökçin'le Kadıköy'de buluştuk. Moda'da
sahilde gayet rüzgar alan bir mekana oturduk. Burda hepimiz donduğumuz için mekandaki görevlileri kesin, net şal isteğimizle biraz bezdirdik :) Sonra Kadıköy'de canlı müzik yapan bir yere oturduk, biraz ergen işi şarkılar çalıyorlardı ama olsun :) Gökçin'i sarhoş etme çabalarımız başarısızlıkla sonuçlandı :) Gece Pınar'da kaldık, ertesi sabah ben yine Almanca kursum sebebiyle erken ayrılmak durumunda kaldım.Arkadaşlarım o sırada enfes bir kahvaltı ediyorlarmış :( Kaçırdık ama enkısa zamanda telafi edeceğim:) Evet gelmiştik pazar gününe. Bugün de lise arkadaşlarımla Öykü'nün teyzesinin evinin bahçesinde mangal sefası yaptık. Uzun zamandır görmediğim arkadaşlarım Eda ve Sevda'ya da bu vesile ile tekrar kavuşmuş oldum :) Öykü ve ailesi sağolsun hiçbir şeyi sofradan eksik etmemişlerdi. Mangalı yapan Veysi ve Kaan da ustalıklarını konuşturdu:)
Çok hoş bir akşamdı:)
Sonrasında da Irish pub'a geçtik. 1-2 saat hep beraber oturduktan sonra Cansu kalktı, Gözde'nin arkadaşı geldi. Çok güzel canlı müzik yapan bir grup vardı. Zamanla grubun sahne aldığı yere biraz daha yaklaştık :) Ben bas gitaristi beğendim, Gözde de solisti :) Genelde bilindik eski parçaları çalıyorlardı.Gece 2 gibi eve döndüm ve Taksim eğlencesini burada noktalamış oldum. Ertesi gün yine herhangi bir cumartesi günü olduğu gibi Almanca kursuma gittim, sonrasında da Pınar,Gözde,Gökçin'le Kadıköy'de buluştuk. Moda'da
sahilde gayet rüzgar alan bir mekana oturduk. Burda hepimiz donduğumuz için mekandaki görevlileri kesin, net şal isteğimizle biraz bezdirdik :) Sonra Kadıköy'de canlı müzik yapan bir yere oturduk, biraz ergen işi şarkılar çalıyorlardı ama olsun :) Gökçin'i sarhoş etme çabalarımız başarısızlıkla sonuçlandı :) Gece Pınar'da kaldık, ertesi sabah ben yine Almanca kursum sebebiyle erken ayrılmak durumunda kaldım.Arkadaşlarım o sırada enfes bir kahvaltı ediyorlarmış :( Kaçırdık ama enkısa zamanda telafi edeceğim:) Evet gelmiştik pazar gününe. Bugün de lise arkadaşlarımla Öykü'nün teyzesinin evinin bahçesinde mangal sefası yaptık. Uzun zamandır görmediğim arkadaşlarım Eda ve Sevda'ya da bu vesile ile tekrar kavuşmuş oldum :) Öykü ve ailesi sağolsun hiçbir şeyi sofradan eksik etmemişlerdi. Mangalı yapan Veysi ve Kaan da ustalıklarını konuşturdu:)
Çok hoş bir akşamdı:)